Sonbaharın Rutini Mantarlar

Sonbaharın pastel tonları doğayı sarmaya başlayınca bir hüzün dolar insanın içine. Hazan vurmuş yaprak düşerken dalından geçip giden ömür çizgisinden bir takvim yaprağı misali...
 Kimine göre bir mevsim kimine göre ise mevsim değil. Sonbahar bir sanattır!

Sararmış yapraklar doğadan yağlıboya bir tablo sergiler gözümüze.  Bir sincap fırlar kayadan hızla bir ağaca tırmanır.  Bir yaprak düşer dalından, rüzgârda savrulur. Dağ erikleri olgunlaşır, kırmızı ve sarı alıçlar yenecek hale gelir. Vargit açınca yörükler göç eder.  Güz çiğdemleri nazlı nazlı bizleri selamlar.

Sonbahara güzellik katan bir başka unsur ise bu mevsimde çıkan mantarlardır.
Kimi dikenlerin içinde çıkarken kimisi ağaçların altında olur. Bazısı beyaz, bazısı üzeri kırmızı altı beyaz olur. Çimenli bir yerde yürürken kendini gösterircesine bembeyaz dikilir karşına. Ya da toprağın altından hafifçe başını uzatıp birazcık gizlenir.
Pazar günü yapmış olduğum doğa yürüyüşünde hiç görmediğim mantar türlerini gördüm. Hepsi de birbirinden güzel görünüyordu. Toplamak istedim ama yabancı olduğu için bu mantarları toplamadım.
Doğadaysanız çok dikkatli olmak zorundasınız. Yanlış bir karar çok kötü sonuçlara yol açabilir. Ulaşım imkanının kısıtlı olduğu bir yerde bilmediğin bir mantarı toplayıp yemek, bile bile lades demek olur. Dağ gezilerimde ekibime topladığı mantarı yeme izni vermem. Zehirli olmadığından emin olsa bile arkadaşımdan mantarı evde yemesini rica ederim. Böylelikle düşük ihtimal de olsa zehirlemeye karşı tedbir alırım.
Eminim herkes ben gibidir. Ben mantarı yemekten ziyade daha çok toplamasını severim. Onu görmek, koparıp kökünü kesmek. O mutluluğu yaşamak daha zevkli bence. Toros dağları her yönden olduğu gibi mantar çeşitliliği yönünden de oldukça zengin bir bölgedir.
Mantarı birçok şekilde tüketiriz. Fakat en güzeli bence köz üzerinde olandır. Mantar temizlenerek köz üzerine sırt kısmı gelecek şekilde dizilir. Üzerine az miktarda küflü peynir konur. Yavaş yavaş pişen mantarla birlikte içindeki peynir de erimeye başlayınca yemenin zamanı gelmiş demektir. Üzerine de kara çaydanlıktan doyasıya çay içince en güzel restaurant ‘ın boğaz manzaralı yemeği yanında hafif kalır.
 Kendinize bir iyilik yapın ve bunu mutlaka deneyin.

Yazı Ve Fotoğraf
Turgut Karabacak