Ege Bölgesi’nde yer alan Denizli ilinin bir ilçesidir
Pamukkale; dünyaca ünlü Pamukkale Travertenleri’ni barındırır sınırlarında.
Pamukkale ilçesine gidildiğinde binlerce yıldır şifa dağıtan,
kendini yenileyen ve bir o kadar da iklim şartlarından hatta üzerine
basılmasından bile etkilenen narin yapılı, zarafet sembolü Pamukkale
Travertenleri karşılar sizi. Çeşitli boyutlarda çanak şeklindeki havuzları ile
beyaz bir tepsi üzerinde su ikramında bulunur ziyaretçilerine adeta.
Denizli iline 18 km uzaklıkta yer alır Pamukkale
Travertenleri. Roma Dönemi’nden günümüze kadar her dönemde şifa kaynağı
olmuştur ziyaretçilerine; insanlık için doğanın bir mucizesidir.
Ortaokul yıllarımda iken taht kurmuştur kalbimde Pamukkale
Travertenleri. İlk olarak Coğrafya dersi kitabında yer alan fotoğrafları ile
tanıştığım bu eşsiz diyar, adıyla uyum içinde olan pamuk tarlası görüntüsü
olarak iz bırakmıştı hayallerimde.
Denizli gezimde Pamukkale Travertenleri’ni yakından görmek,
doyasıya fotoğraf çekmek en büyük isteğimdi. Giriş kapısından içeriye
girdiğimde, çıplak ayaklı seyahatim çoktan başlamıştı. Önce ayaklarımın
acıyacağı düşüncesiyle tedirgin olmakla birlikte yola devam ettiğimde harika
bir yürüyüş olduğunu hissettim. Bir süre yürüdükten sonra, ilk gördüğümde bir
Pamuk Prenses’i andıran edası ve zarafetiyle büyülenmiştim bu görkemli doğa
harikası karşısında.
Havanın sıcak olması ve bir o kadar da ortamın kalabalık
olması yorucu olsa da “Pamukkale Travertenleri Projemi” gerçekleştirmek için yoluma
devam ettim. Tüm yorgunluğa rağmen böyle bir güzellik karşısında her şeyi
unutabiliyorsunuz. Fotoğraf makinamı tripodumun üzerine yerleştirdikten sonra ben
de kalabalığın bir parçası olmuştum artık. Nasıl olmazdım ki; küçük havuzları,
tertemiz suyuyla adeta pamuk tarlasındaydım; sanki bulutların arasında
geziniyordum. Bir anda birçok duyguyu yaşatıyordu ziyaretçisine Pamukkale
Travertenleri.
Yaklaşık 400 bin yıl önce meydana gelen jeolojik olaylar nedeniyle,
kalsiyum karbonatlı termal suların yüzeye çıkışı ve normal şartlara dönüşmeye
çalışması sonucunda içerisindeki karbondioksit gazı açığa çıkmakta ve sadece
kalsiyum karbonat çözeltisi kalmaktadır. Başlangıçta jel kıvamında olmakla
birlikte, zaman içinde sertleşerek bu travertenleri oluşturan çözeltiler tabakalar
meydana getirmekte ve arazinin şekline göre doğal yollarla ortaya çıkan balkon
görünümlü, aşağıya doğru katmanlar şeklinde dizilen terasları oluşturmaktadır.
Travertenler Pamukkale ilçesinin isim annesi olmuştur adeta.
Bu travertenler, pamuklardan oluşan küçük basamaklı kalelere benzediğinden, “Pamuktan
Kale” imajı yaratmaktadır. Bu nedenle ilçeye “Pamukkale” adı verildiği
söylenir.
İlk görüldüğü anda insanı büyüleyen bu cazibe, 2 bin yıl önce
Bergama Kralı II. Eumenes’i de etkilemiş ve Kral, bu şifalı suların hemen
yanında, M. Ö. 190 yılında muhteşem bir tarih alanı olan Kutsal Kent adını alan
Hierapolis Antik Kenti’ni inşa etmiştir. Böylece Antik çağlardan beri krallara,
kraliçelere sağlık ve güzellik dağıtmaya devam etmiştir Pamukkale Travertenleri;
yanındaki muhteşem tarihi kente eve sahipliği yaparak.
Harika eşsiz bir manzara eşliğinde güneşin ışığı altında kar
beyazı sarkıtların parlaması, suyla dolu terasların gökyüzünün rengi ile
bütünleşmesiyle ortaya çıkan muhteşem bir görsel şölendir Pamukkale
Travertenleri. Suların pamuklarla dans ettiği bir harikalar diyarıdır. Bütün bu
özellikleriyle sadece ülkemizin değil tüm dünyanın odağı haline gelmiştir. Her
yıl binlerce turist ağırlamakta, hem ruhlara hem de bedenlere şifa
dağıtmaktadır.
Dünyaca ünlü Pamukkale Travertenleri, yanında bulunan
Hierapolis Antik Kenti ile birlikte 1988 yılında “UNESCO Dünya Mirası Listesi”
ne alımıştır.
Koruma altına alınan Pamukkale Travertenleri’nin sadece
belirli bölgelerine çıplak ayakla giriş izni verilmektedir. İnsanın basmaya
bile kıyamadığı bu cennet diyarı her şekilde korumanın, insanlık görevi
olduğunu düşünüyorum.
Suyun pamuğa dönüştüğü bu olağanüstü sonsuz beyaz harikalar
diyarında, pamukların üzerinde, termal suların içinde şifa bularak doğa ile
bütünleşmek, tarihi solumak için sizleri bekler “Pamukkale Travertenleri.”
Yazı Ve Fotoğraf
PROF. DR. ZERRİN ŞENTÜRK